19 Haziran 2016 Pazar

Gitmelisin Çünkü,



Git.
Gitmelisin çünkü.
Seni bir gün kaybedeceğim gerçeğiyle boğuşamam,
yapamam bunu sıska bedenimle..
Ölürüm, acımam gözümün yaşına..
Git. Yolları bu sefer ben sereceğim önüne,
nasıl dayanırım git artık..
Git.  Daha içimdeki moruğun gözyaşlarını sileceğim,
avutacağım onu biri bin gece.
Git. Gözlerimin eşiğinden çık, al gözümü, al ellerimi, al beni,
at bir denize batayım yükümle, asırlara meydan okumadan vereyim
bir gidişlik canımı..
Öyle bir git ki sensiz sedasız oturayım kaldırıma,
yolun başında görünen her ışıkta umutlanayım,
sen olmadığında boğazına yapışıp umutlarımın,
aksi bir adamı oynayayım, yakayım yıkayım..
Tüm öfkem gidişine değil de gelmeyişine olsun..
Git ki fırtınadan sağ çıkayım..

Gidişinin ertesi günü, aynada yakalıyorum bir adam,
konuşsa anlayacağım, fakat düşmüyor dilinden kelam..
Elinde cigarası, gözünde 'koca şişko bir düşüş..
Sabahladım, lanet yüzünde aradım bir yığın neden..
Çekildim sahici nedenlerin içine, hiçbiri hesap vermedi..
Sıyrıldım aralarından, nefes nefese..
Koştum bir sabah şehrin uzaklarına,
kaçmaya çalıştım, bir ayağım diğerinin  kuyusunu kazdı,
düştüm yüzüstü, kalktım, kalkardım..
Çiğler de aynı yerinde bekliyorlardı beni,
koştum sarıldım ahbaplarıma, ıslandık deniz olduk..
Aramızdan birisinin öksürüğü getirdi bizi kendimize,
koca adamlardık sonuçta, koyvermek bize yakışmaz dedim.
Öyleydi ama, büyüktük güçlüydük değil mi.
Değildik


Gel.
Yağmur yetmiyor avutmaya, ve ben,
ben kurtaramıyorum, alamıyorum gidişinden kendimi.
Gel.
Bir gece yarısı gel bana, son şişede değil,
ayıkken gel..
Bir bavulla gel, bir de gözlerinle..
Kaburgalarımın arasını ördüm senin için, gel.
Evime gel, evim ol gel. Benim ol gel.
Gel artık zihnimdeki rütubetlere el atalım,  sonra göğüslerine..
Doruklardan hazzın sen tonuna düşelim, gel.
Kucakla kafamı, koy göğsüne..
Öp hastalıklı düşüncelerimden,
fısılda kulağıma, 'Ben geldim! de. 









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder