9 Mayıs 2016 Pazartesi

Dostum Şizofreni,









Genellikle kişilik bölünmesi ve çoklu kişilik olarak bilinse de tam manasıyla 'Bölünmüş-akıl anlamına gelir. Genetik faktörlerin etkisi yadsınamaz olsa da çevresel faktörlerin de fazlasıyla etkili olduğu kompleks bir hastalıktır. Motivasyon sağlayıcı, iletim hormonu da diyebileceğimiz Dopamin hormonunun artması insanın gerçekle olan ilişkisini minimum seviyeye indirir. Zamanlama sorunu doğurur ve sanrı nöbetleri, halüsinasyon görmesine neden olur. Şizofreninin tanımlayıcı özelliği psikoz, ya da diğer bir deyişle gerçekten uzaklaşma. Rahatsızlığın farkında olamama durumu, yani bir nevi rüyadan uyanamama. Gerçeklik ve sanrı arasında sıkışmak. Bu yüzden de sorgulama aşamasına geçme epey zor meseledir bu insanlar için. Delilik ve dahilik, gerçeklik ve yanılsama iç içe geçmiştir onun dünyasında. Hayatının %85 inde yer alan bu hastalık, erken tanı koyulması, sosyal çevre etkileşimi ve ilaç kullanımıyla tamamen ortadan kaldırılabilecek bir hastalıktır. İnsan görmezden geldiği hastalığını kimseyle paylaşmama, yardım istememe, saklama gibi durumlarda kendi kendini sokmuş olduğu kronik yanılsamalar dünyasında kısır bir serüvende kaybolabilecektir. O yüzden sakinlik, erken tanı oldukça önemlidir.


Hastalığın Dünyası;

Kendi kendinizi gıdıklayabiliyorsanız size Şizofrenisiniz diyemem, fakat bir beyaz önlüklülere görünmek lazım. Zira insan kendini gıdıklamak için yaptığı hamle beyin tarafından uyarıldığı için kendi yapacağınız şeyin önceden farkında olursunuz. Öngörülebilirlik. Fakat Şizofreni hastalarının harekete geçtikleri an ile bu duruma tepki vermeleri arasında bir iletim veya zamanlama sorunu görülür.

Şizofreni hastaları kesinlikle insanlara zarar verme eğiliminde değildirler! Aksine normal insanlara göre daha az zarar verme eğilimindedirler. Çünkü içinde bulundukları telaş ve tedirginlik durumu çevrelerinden çekinmelerine neden olur.

Tanıdığınız kişilerin, bildiğiniz yerlerin, sizin için en önemli anların sizi hiçbir zaman terk etmeğini, zaten hiçbir zaman da varolmadığını aniden öğrendiğinizi hayal edin. Bu nasıl bir duygu olurdu? Hastalarımızı tenzih ederek söylüyorum. Bir leş kokulu çukura düştüğünüzü hayal edin, koku üstünüze sinmeden çıkarsanız normal yaşantıya daha kolay devam edilir. Fakat o çukurda durdukça koku daha fazla üstünüze sinecek. Bu hastalık da böyle bir mesele, içine düştüğün anda ya daha fazla içine düşersin ya da yukarı çıkarsın. Çok büyütülüp yan gözle bakılabilecek bir hastalık değil, bu kötülüğü onlara yapmamak önemli mesele. Bu bilinçlendirilmeler, her hastalık ve her konuda toplumumuzda yer edinmesi gerekir.
Dostum Şizofreni sizi seviyoruz. Hadi gelin



6 yorum:

  1. Hastalıklara alaycı gözle bakan, adları geçerken bile anlaşılmaz tavır alan insanlara çok kızmışımdır.Bir durumun içinde olmakla dışında olmak arasında korkunç fark vardır.En iyisi yine bu tip hastalığı olanların bu sınavı atlatırken 'insanlar'riskini hiç göz ardı etmemeleri. Farkındalıktan uzaklaştıkları zaman ise ya hastahanede olmaları yararlarınadır, ya da yakınlarının bu denetlemeyi yapmaları ve hastaları dış uyaranlardan korumaları gerekir.İnsanların anlamak istemedikleri rahatsızlıkların başında gelir ruhsal rahatsızlıklar.Bazen de en büyük tepkiyi kendi psikolojisini dört dörtlük sananlar verir.Her nerede varsalar Allah yardımcıları olsun dilerim.İyi akşamlar Aren.Sanki isme aşinayım fakat belki de ilk defa rastladım paylaşımına.Aydınlatıcı bir yayın.Ece ablanız.

    YanıtlaSil
  2. Teşekkür ediyorum yorumun için Ece abla. Dedikleriniz gerçekten keskin ve doğru. Farkındalık için yaşayabildiğimiz kadar yavaşacağımızdan eminiz. Sağolun

    YanıtlaSil
  3. Güzel bir paylaşım olmuş elinize sağlık :) hastalıklarda moral ve erken tanı gerçekten çok önemli arkadaşımdan biliyorum blog adresime beklerim bir gün :)

    YanıtlaSil
  4. Sizofren olup intihar eden bir arkadasim nedeniyle hastaligin kisi ve çevresinde yasattigi zorluklari gözlemleme olanagim oldu. Saglik zaten önemli de akil sagligi yerinde oldugu için sükretmeli insan.

    YanıtlaSil
  5. Haklısınız şükretmeli insan, biraz da bilinçlenmeli. Yorumunuz için sağolun

    YanıtlaSil