15 Mayıs 2016 Pazar

Leyla'dan Sonra, -3












Hayattaki kadrajım o kadar küçüldü ki Leyla, 
bıraktığın boşluk, boşlukla dolu. 
Ağzıma kadar boşlukla doluyum. 
Halka halka boşluklar geçiyor içimden, 
oyuna çeviriyorum patlatıyorum sivri dilimle ve birkaç küfürle. 
Sıkılıyorum be Leyla, 
ellerim bomboş, parmaklarım vitaminsiz, 
gözlerim hep ufuk çizgisindeki belirsizlikte. 
Hiç gelmemiş olmanın ayrılığını çekiyorum. 
Kim olduğunu bilmememin özlemini yaşıyorum. 
Çok susuyorum bu aralar, mutfağa geçip koca bir bardak su kapıyorum. 
İlk yudumda kesiliyorum. 
Susamadığımı anlıyorum, sorguluyorum. 
Ruhumu çölden kurtarmışım da sanki, yerleşmiş nahoş vücuduma. 
Bu defa her şey çok iyi değil Leyla.
Böceklerim huzursuz, çiçeklerim adını sayıklıyor
kanıyorum, acıyorum.
Her şey bombok, 
Dün gece vakti bir ayyaş geldi evime,
ayyaş diyorlar ya hani, sebebiyetlere bakılmaksızın
Oturdu tekli koltuğa, öylece suratıma baktı.
Çok utandım Leyla, 
(hiçbir şey aslını yansıtmıyor, hiçbir şey)
Durmadan dediği kelimlerdi bunlar.
Türk kahvesi yaptım ona, hiçbir nasihat vermedim yalnız
(hiçbir şey aslını yansıtmıyor, hiçbir şey)
Kafamı kaldırıpda yüzüne bakamadım,
çok utandım Leyla
(hiçbir şey aslını yansıtmıyor, hiçbir şey)
Uyudu, bilmiyorum ama uyudu
Sabah yoktu, gitmişti 
veya sanıyorumki geceki mahcup halinden dolayı, saklanmıştı bir yerlere
Sevmedim o adamı Leyla, hiç sevmedim
Sen de sevmezdin, 

Böyle kederli şeyler, kaburgalarımın arasından çıkıyor
Saklayamadıklarım düşüyor sayfeye, 
mazur gör 

Fakat bana şunu söyle Leyla, ne zaman geçecek


2 yorum:

  1. Sanırım Leyla gelse bile geçmeyecek.. Gidince açtıkları boşluk geldiklerinde daha çok büyüyor..
    Kaleminize sağlık.

    YanıtlaSil
  2. Fakat hala yaşıyorsak bir şeyler bekliyoruz sanıyorum.. Sağolun

    YanıtlaSil